- Bu İşlem Ne İçin Yapılır
- Erbaini İdrisiyye Birinci İsim
- Bu İşlemin Zamanı
- Konu içinde geçen zamanlar
- Bu İşlemin Tütsüleri
- Konu içinde tütsüler varsa onlar
- Bu İşlemi Tecrübe Eden
- Yok
- Bu İşlemin Kaynağı
- Cübbeli Ahmed Hoca - Erbaini İdrisiyye Risalesi
سُبْحَانَكَ لَا إِلَهَ إِلَّا أَنْتَ يَا رَبَّ كُلِّ شَيْئٍ وَ وَارِثَهُ وَ رَازِقَهُ وَ رَاحِمَهُ، سُبْحَانَكَ
"Sübhâneke lâ ilâhe illâ ente yâ rabbe külli şey'in ve vârisehû ve râzikahû ve râhimehû, sübhânek!"
"Tenzih Sana! Senden başka hiçbir ilah yoktur. Ey her şeyin Rabbi, ardında kalacak varisi, rızıklandıranı ve merhamet edeni! (Bütün noksan sıfatlardan) tesbih Sana!"
BU İSM-İ ŞERÎFİN BAZI HAVÂSSI
1. Şihâbüddîn Sühreverdî (Rahimehullâh)ın beyanı vechile; her kimin yöneticiler, valiler ve hükümdarlar nezdinde görülmesini istediği bir işi varsa, bu ism-i şerifi zikretmeye devam ederse maksadına erişir. Bunu yapmak istediği zaman, işi düştüğü kimsenin karşısında durup bu ism-i şerifi on yedi (17) kere (bir rivayet 7 kere) okur ve belli etmeyecek bir şekilde ona doğru üfler. Bu kişi onun düşmanı da olsa bu zikrin bereketiyle kendisini sevmeye ve acımaya başlar.
2. Her kim bu ism-i şerifi pazar günü 24 kere okursa, muradına dünyada nail olur.
3. Her kimin birinin yanında görmek istediği dünyalık bir işi varsa bu ism-i şerifi pazar günü kalbinde olan niyet üzere yirmi dört (24) defa okuyup o adamın yanına giderse o işi görülür.
4. Her kim bu ism-i şerifi yirmi gün aç karnına okursa, en derin meseleleri anlayacak bir zihne sahip olur.
5. Hapse düşen kişi bu ism-i şerifi cuma namazından sonra yüz (100) kere okursa hapisten çıkar, aynı şekilde hasta olan okursa şifa bulur, dara düşen biri okursa musibeti açılır.
6. Bu ism-i şerifin havassından biri de şudur; her kim bu ism-i şerifi ölünün kefenine yazıp onunla birlikte defnederse, Allâh-u Te'âlâ bu meyyitin lisanını sorgu-sual meleklerinin cevabıyla (rahatça) konuşturur, o kişi mezarında korkmaz, dehşete kapılmaz. Allâh-u Te'âlâ kabrinde ona cennetten bir pencere açar, kabrini cennet bahçelerinden bir bahçe yapar.
Bu rivayetle amel etmek isteyen kişi önceden kefenini hazırlamalı, Zemzem'le yıkamalı, bu ism-i şerifi yazdırmalı ve yakınlarına da bu kefenin yerini öğreterek vasiyette bulunmalıdır.
7. Her kim bu ism-i şerifi zorba bir kişinin yanında yetmiş (70) kere okursa, o kişi gayr-i ihtiyari olarak onu sever.
8. Her kim bu ism-i şerifi cuma gününün ilk saatinde yüz altmış beş (165) kere bir yiyecek üzerine okur da eşi gibi kendisini sevmesini istediği bir kişiye yedirirse o kişi onu sever.
9. Kendisine itaat etmeyen bir kişinin itaatını celbetmek isteyen kimse gusül abdesti alıp temiz elbise giyindikten sonra bu ism-i şerifi sahih bir kıraatla (doğru bir okuyuşla) yenilecek cinsten bir şey üzerine yüz yirmi bir (121) kere okur ve o kişinin onu yemesini sağlarsa anında o kişinin kendisine itaati vaki olur (gerçekleşir).
10. Bu ism-i şerifi çok zikreden kişiye Allâh-u Te'âlâ bütün işlerinde lütfuyla muamele yapar, ona herkes nezdinde makbuliyet ihsan eder ve kendisini tehlikelerden kurtarır.
[İsmâ'îl Hakkî, Rûhu'l-beyân, 91150; Şeyh Muhammed et-Tûnusî, er-Ravzatü's-sündüsiyye, sh:8; Şihâbüddîn es-Sühreverdî, Şerhu'l-esmâi'l-erba'în, Yazma Nüsha, Ayasofya, no:377, Ayasofya, no:3358, Yazma Bağışlar, no:2773; İmâm-ı Zerrûk, Şerhu Esmâillâhi'l-hüsnâ sh:24-25; Fazlullâh Muhammed ibnü Eyyûb, Fetâve's-sûfiyye, verak:140]
"Sübhâneke lâ ilâhe illâ ente yâ rabbe külli şey'in ve vârisehû ve râzikahû ve râhimehû, sübhânek!"
"Tenzih Sana! Senden başka hiçbir ilah yoktur. Ey her şeyin Rabbi, ardında kalacak varisi, rızıklandıranı ve merhamet edeni! (Bütün noksan sıfatlardan) tesbih Sana!"
BU İSM-İ ŞERÎFİN BAZI HAVÂSSI
1. Şihâbüddîn Sühreverdî (Rahimehullâh)ın beyanı vechile; her kimin yöneticiler, valiler ve hükümdarlar nezdinde görülmesini istediği bir işi varsa, bu ism-i şerifi zikretmeye devam ederse maksadına erişir. Bunu yapmak istediği zaman, işi düştüğü kimsenin karşısında durup bu ism-i şerifi on yedi (17) kere (bir rivayet 7 kere) okur ve belli etmeyecek bir şekilde ona doğru üfler. Bu kişi onun düşmanı da olsa bu zikrin bereketiyle kendisini sevmeye ve acımaya başlar.
2. Her kim bu ism-i şerifi pazar günü 24 kere okursa, muradına dünyada nail olur.
3. Her kimin birinin yanında görmek istediği dünyalık bir işi varsa bu ism-i şerifi pazar günü kalbinde olan niyet üzere yirmi dört (24) defa okuyup o adamın yanına giderse o işi görülür.
4. Her kim bu ism-i şerifi yirmi gün aç karnına okursa, en derin meseleleri anlayacak bir zihne sahip olur.
5. Hapse düşen kişi bu ism-i şerifi cuma namazından sonra yüz (100) kere okursa hapisten çıkar, aynı şekilde hasta olan okursa şifa bulur, dara düşen biri okursa musibeti açılır.
6. Bu ism-i şerifin havassından biri de şudur; her kim bu ism-i şerifi ölünün kefenine yazıp onunla birlikte defnederse, Allâh-u Te'âlâ bu meyyitin lisanını sorgu-sual meleklerinin cevabıyla (rahatça) konuşturur, o kişi mezarında korkmaz, dehşete kapılmaz. Allâh-u Te'âlâ kabrinde ona cennetten bir pencere açar, kabrini cennet bahçelerinden bir bahçe yapar.
Bu rivayetle amel etmek isteyen kişi önceden kefenini hazırlamalı, Zemzem'le yıkamalı, bu ism-i şerifi yazdırmalı ve yakınlarına da bu kefenin yerini öğreterek vasiyette bulunmalıdır.
7. Her kim bu ism-i şerifi zorba bir kişinin yanında yetmiş (70) kere okursa, o kişi gayr-i ihtiyari olarak onu sever.
8. Her kim bu ism-i şerifi cuma gününün ilk saatinde yüz altmış beş (165) kere bir yiyecek üzerine okur da eşi gibi kendisini sevmesini istediği bir kişiye yedirirse o kişi onu sever.
9. Kendisine itaat etmeyen bir kişinin itaatını celbetmek isteyen kimse gusül abdesti alıp temiz elbise giyindikten sonra bu ism-i şerifi sahih bir kıraatla (doğru bir okuyuşla) yenilecek cinsten bir şey üzerine yüz yirmi bir (121) kere okur ve o kişinin onu yemesini sağlarsa anında o kişinin kendisine itaati vaki olur (gerçekleşir).
10. Bu ism-i şerifi çok zikreden kişiye Allâh-u Te'âlâ bütün işlerinde lütfuyla muamele yapar, ona herkes nezdinde makbuliyet ihsan eder ve kendisini tehlikelerden kurtarır.
[İsmâ'îl Hakkî, Rûhu'l-beyân, 91150; Şeyh Muhammed et-Tûnusî, er-Ravzatü's-sündüsiyye, sh:8; Şihâbüddîn es-Sühreverdî, Şerhu'l-esmâi'l-erba'în, Yazma Nüsha, Ayasofya, no:377, Ayasofya, no:3358, Yazma Bağışlar, no:2773; İmâm-ı Zerrûk, Şerhu Esmâillâhi'l-hüsnâ sh:24-25; Fazlullâh Muhammed ibnü Eyyûb, Fetâve's-sûfiyye, verak:140]